15 Nisan 2023 Cumartesi

ZAMANDA YOLCULUK: YAVUZ YALÇIN

 


                       ZAMANDA YOLCULUK: YAVUZ YALÇIN


  Eğitimci ve araştırmacı yazar Yavuz Yalçın Şubat ayı içerisinde ikinci kitabını yayınladı; Malkara Eğitim Tarihi ( 1923–2013 ) Kendisini bir avuç araştırmacı yazarı alkışladığım gibi alkışlıyor, kutluyorum…

  Yavuz Yalçın’ın kim bilir kaç yıl ve kaç bin sayfaya göz atıp bir araya getirdiği eseri; Malkara Tekirdağ eğitim tarihi açısından benzersiz bir çalışma olmuş. Ceren Yayınları tarafından basılmış kitabı elinize alıp herhangi bir sayfasını açın. Karşınıza ne çıkacak bir bakın! Birkaç sayfada bile zaman yolculuğuna çıkacak, şu öğretmeni tanıyor, şu köyü biliyor, şu emeği, soluğu hissediyorum diyeceksiniz…

   İsterseniz bir deneme yapalım! Yavuz Yalçın’ın kitabı masamda duruyor. Sizler için elime alıp herhangi bir sayfaya, Malkara Eğitim Tarihi eserine öylesine bir göz atacağım!

   Sayfa 48,49.Malkara basınından bir haber; “ İlk Kadın Sendika Başkanı Malkara’da seçildi.”, “Emirali Köyü’ne okul binası yapıldı. Sarnıç Köyü’ne okul binası yapıldı.”, “ Malkara Lisesi öğretime başladı.1970 yılında temeli atılan lise binası 1972 yılında tamamlandı.”  Ve daha neler neler; “ Malkara Lisesi 1976–2005 Yılları Müdürleri; İbrahim Erol, Ali Osman Budak, İrfan Tekin, Senel Baykal, M.Asım Karabıyık, Orhan Aksakal”

   Rast gele bir başka sayfayı çeviriyorum.60 ve 61.sayfalarda Malkara Eğitim Tarihi adına bakın neler var;

“ Trakya köylerinde ilk defa köy tiyatrosu Yaylagöne’de kuruldu.”haberini yerel basın paylaşmış. Devam ediyoruz; “ Atatürk heykeli için yapılan bağışlar. TÖB-DER Malkara Şubesi kuruldu.”

   Araştırmanın zenginliğini, dinamizmini ve fazla değil yaklaşık yarım yüzyıl önce Malkara ilçemiz ve köylerindeki eğitim hareketi, heyecanı; tamamıyla üretmek, inşa ve var etmek üzerine…

  Yakın tarihi bilmenin, görmenin ve okumanın bir başka yanı da destansı bir sancı yaşamak oluyor. Şimdi, elli yıl önce yapılan o okullar, o kazanımların hiçbirisi yok. Ya yıkıldı, ya da viran haldeler… Bazıları ise onarıldı başka amaçla kullanılıyorlar.

  Yavuz Yalçın’ın eserinin tadı, tuzu ve yayınlanması sadece rakamlar, isimler üzerine değil. Zamanda yolculuk yapmanın yanında insanı üst insana yolculuğa çıkan anıları da bulmak, onlarla yüzleşmek, bu zamana davet edip, kendi zenginliğimizi veya yoksulluğumuzu karşılaştırıp belki de yepyeni bir başlangıç, dönüşüm veya atılım yapmak adına bir rüzgâr, esinti yakalamak mümkün…

  Kitabın her sayfası Malkara ilçemiz adına değer taşımaktan öte bölgemiz ve ülkemiz içinde çok anlamlı öncü bir kazanımdır. Kaybedilen ve şimdi; köyler, köy okulları, köy öğretmen evleri, köy sağlık ocakları olmaktan çok öte giden, gitmiş olan değerlerimiz için gözyaşları, yürek sızıları da yaşarsanız şaşırmayın.

   Kitabın 77.sayfasında 1980 yılına ait bir haber var.1979 Aralık ayı içerisinde boykota katılan öğretmenlerin isimleri var. Her biri yıldırma adına bir başka bölgelerimize sürülen öğretmenlerimiz;

“ Nail Yıldırım, Hasan Nas,Müstecep Batı,Mehmet Atılgan,Ramazan Pelit,Raif Sakarya,Önder Komit,Mehmet Kurban.”

    Kitabın 94 ve 95.sayfaları ise bölgemizin ve ülkemizin en önemli sorununa yer vermiş. Malkara Şairnevi İlkokulu; “ Türkiye Çöl Olmasın” düşüncesine duyarsız kalmayıp 5.sınıf öğrencileri tabiat bilinci içerisinde panel düzenlemişler. Malkara Tema temsilcisi Mümin Düvenci’den de yardım isterler. Çevre sorunlarına bulduğu her kürsüde yer veren, emek harcayıp duyarlılık gösteren o günün Baro Başkanı Av.Güneş Gürseler’i de davet ederler. Öğrencilerle aynı masada; “ Temiz doğa, yaşanabilir bir dünya, erozyon” konuları, sorunları konuşulur, değerlendirilir.

   Kitabın 64.sayfasına döneceğim. O günün öğrencileri, öğretmenleri ve bölgemizin el uzatılır, emek harcanırsa gençliğimizin nasıl şaha kalkacağını anlatan çok önemli bir paylaşım; “ Malkara Lisesi öğrencileri öğretmenleri Cumali Karayılan’ın yönlendirmesiyle katıldıkları Türkiye çapında düzenlenen resim yarışmasında 5 birincilik,4 ikincilik kazandılar.”

   Bu öğrenciler şimdi kocaman kadınlar, erkekler olmuşlardır. Ya o öğretmen? Mehmet Çevik, Hasan Akarsu gibi önemli öğretmenlerin, sanatçıların “dostum” dediği, adına şiir yazılan Cumali Karayılan? Sanırsınız ki Aeneas Destanı veya Yaşar Kemal’in eserinde yaşamış bir kahraman...

    Bir başka eğitimci yazar ve şairimiz Hasan Akarsu, Cumali Karayılan’ın zamansız ölen eşi ve onun büyük acılarını eğitimci yüreğine gömen arkadaşı için bir şiir, belki de bir ağıt yazmış;

“Kucağımda ölürken

  Gelin geldiğin gün gibi güzeldi

  Bir tabuta koydular

  Birlerce acılı yüzleri

  Kızımın çığlığına sığdıramadılar”

 Güven SERİN 

 


Hiç yorum yok: