24 Ekim 2023 Salı

SEVGİLİ ÖĞRETMEN ARKADAŞLARIM

 

Kamera; Güven 

                            SEVGİLİ ÖĞRETMEN ARKADAŞLARIM!

   Damıtılmış insan öykülerini, tarihe düştükleri notları birçok yazarın, şairin sevdiği gibi çok seviyorum. Usulca bildik bütün makyajdan sıyrılır ve öz hale gelir; düşünce sahibi ile birlikte.

  Resim öğretmeni Hasan Yaman’ın ölümünden kısa bir süre önce bir gece yarısı; “ Tarihe küçük bir not düşmek istiyorum “  dedikten sonra aslında küçük de değil; “ Gülle gibi “ büyük bir not düşmek istiyorum diyerek, yazacaklarının önemine dikkat çekmek istiyor. Bir yerde Hasan Yaman öğretmenin son isteği yazdığı beş sayfalık notların 45 yıllık dostu olan Kenan Oflaz’a verilmesidir! Bu öyle bir istektir ki, ölümün çağrıları artığı, kendinden geçip yoğun bakıma girdiği zamanlarda bile notların Kenan Oflaz’a verilmesini sayıklar…

   Öğretmek, bir yerde sükûnet ve uyum içinde haykırmaktır da… Asıl öğreticiler, uyarıcılar köşelerine çekildiği vakit; bilgi ve gerçekler de yerini söylemeler bırakıyor. Avazı çıktığı kadar bağıran, bir konuda iddia eden birisine usulca; “ Affedersiniz ama bunları nereden duydun? Nereden öğrendin?” vakit, filancadan duydum diyerek verdiği cevap, yürüttüğü fikrin de nasıl çürüdüğünü, savunmasının çöktüğünü görmek mümkün değil midir?

   Tam da bu yüzden, eğitim ve öğretim dünyası, çok ama çok sağlam temellerle atılmış üniversite ve öğretmenler-öğreticiler tarafından verilmelidir. Bilgiyi, eğip bükmeden, kendi yatağından uzaklaştırıp, öfkeli ve can yakıcı hale getirmeden aktarmak; uygar dünya ile yarışmak anlamına geliyor.

  Hasan Yaman öğretmenimiz de Kenan Oflaz ile yola çıktığı, dostluk kurduğu dönemlerde tanık olduklarını, Kenan Oflaz’ın öğretmenlerin hakları için yaptığı girişimleri verdiği mücadeleyi tekrar anlatmak için, bir gece yarısı hasta yatağında kalemiyle kâğıda kendi ifadelerindeki gibi “Tarihsel notu” düşüyor…

  Hasan Öğretmen öleceğini hissetmiş olmanın, ölüm saatlerinin yaklaşmasındaki ilahi tesirin altında, öğretmenlerinden öğrendiği şekliyle, el yazısıyla düştüğü notların ana fikri; İlk Öğretim öğretmenlerinin aldıkları “Ek Ders Ücretleri “hakkındadır. Alınan ek ders ücretlerinin canlı tanıkları olarak, bir kendisinin, bir de arkadaşı eğitimci yazar ve geçmiş dönemin Tekirdağ İl Kültür Müdürlüğü yapan Kenan Oflaz’dır. Kendisinden sonra dostu olan Kenan Oflaz’ın yaptığı, verdiği ve öğretmenlere sağladığı ek ders ücret kazanımını anlatmayacağını bildiği için yaklaşan ölümle birlikte yapılan fedakârlığın meslek aşkıyla birlikte gün yüzüne çıkartıp, hiç olmazsa Kenan Oflaz’a bir TEŞEKKÜR sağlamaktan başka bir şey değildir…

  İlginç olan o dönemin emekli veya görev yapan öğretmenleri hakkında ki gözlemleridir. Henüz Tekirdağ Öğretmenevi kapanmadığı, çay salonu, lokantası, kafeterya bölümleri kullanıldığı zamanlarda, her sabah çay salonuna gelen Kenan Oflaz’ı gözlemlemiş. Çayını söyleyip gazetesini okumaya daldıktan sonra gelen birçok öğretmenin selamsız geçişini içine sindirememiş olan bir öğretmenin, henüz soluğu, yazma ve düşünme yeteneği varken, gerçekten de yaşama dair düştüğü bir not, sıradan bir olay, haykırış değildir…

  1977 yılı Demokratik Eğitim Kurultayı yapılmaktadır. Tekirdağ TÖB-DER yetkili kurulu Ankara’ya gitmiştir. Kenan Öğretmen ile Hasan Öğretmen ilk olarak, başkentte tanışmışlar ve ölüm anına kadar devam etmiş.

   Kenan Oflaz’ın da içinde olduğu eğitim öncüleri, öğretmenlerin daha iyi şartlarda eğitim yapması, daha demokratik ortamlarda sağlıklı ve ülkemiz için daha yararlı, verimli olmak için TÖB-DER Genel Merkezi öncülüğünde bir gün süren bir toplantı yaparlar. İnanılmaz zorlu geçen bir toplandı; fikirlerin havada çarpıştığı, insan zihninin bile terlediği anlar yaşanır…

   Dönemin iktidarı Cumhuriyet Halk Partisi’dir. Bütçe ve Karma Komisyon Başkanı ise Tekirdağ Milletvekili Yılmaz Alpaslan’dır. TÖB-DER Genel Başkanı ise Gültekin Gazioğlu’dur.Gazioğlu öğretmenlerin özlük hakları ve eğitim ve öğretimin içinde yaşadıkları ekonomik zorlukları anlatmak için ısrarla randevu istediği halde alamaz.TÖB-DER Genel Başkanı Gültekin Gazioğlu Kenan Oflaz’dan randevu almasını ister.Ve Kenan Oflaz,hatipliğini kararlılığını,öğretmenlerin yaşadıkları sorunları öyle bir anlatır ki randevu alınır.

   TÖB-DER Genel Başkanı Gültekin Gazioğlu, Ankara TÖB-DER Merkez Şubesi Başkanı Hasan Yaman ve Tekirdağ TÖB-DER Şubesi Başkanı Kenan Oflaz, Yılmaz Alpaslan’ın T.B.M.M. makam odasında görüşmeye giderler. Uzun bir görüşme ve öğretmenlerin, özellikle İlk Öğretim öğretmenlerinin özlük hakları ve ek ders ücretleri tartışmaları çözülemeyecek aşamaya geldiğinde, Kenan Oflaz, kararlı ve sert bir çıkış yapar:

—Yılmaz Bey, öğretmenlerin bu ücret işi olmazsa, bir daha Tekirdağ Milletvekilliğini unutun! TÖB-DER olarak karşınızda oluruz!

  Verilen büyük mücadele sonucu, özellikle İlk Öğretim öğretmenlerine yapılan haksızlık sona ermiştir. Ve ölmeden önce bir arkadaşa yapılmayan teşekkürlerin, belki de yeterli görmediği saygının karşılığı büyük ve cesur bir vefa örneği göstermektir… Hastalığına yanacağına, ölüm korkusundan şaşıracağına, tam tersi, eğitim ve öğretim adına cesur bir mücadelenin kahramanı olmuş Kenan Oflaz’ın bu başarı öyküsünün bilinmesini, unutulmamasını istiyor! Bir resim öğretmeninin beyaz ve çizgili bir kâğıda düştüğü beş sayfalık notların YÜCE öyküsü ve son isteği budur; dostlarım…

Güven SERİN 


2 yorum:

Makbule Abalı dedi ki...

Ne güzel, içten, insanın bam telini titreterek okunan, gerçekten "damıtılmış insan öyküleri." Alnı ak, yüreği pak, vicdanı rahat insanların örnek alınası öyküleri. Öyle güzel insanlara rastlayınca ben de karanlık bir çıkmaz sokakta aydınlık bir ışık görmüş gibi mutlu oluyorum.
Bir teşekkür borcunu vefalı, incelikli, duyarlı bir insanın her koşulda, durumda ödemek istemesi. O beyaz k3ğıda usta bir el yazısıyla aktarılmış duygular bence sonraki kuşaklar için de bir belge niteliğindedir.
Tanıyamadığımız, bilmediğimiz bu güzel insanları, Adsız Kahramanları sayenizde tanıyoruz. Pek çok şeyi de aynı anda düşünüyoruz.
Emeğinize, yüreğinize sağlık.
Işıklar içinde uyusun.

GÜVEN SERİN dedi ki...

Duyarlılığınız ve değerli katkılarınız,eğitime ,edebi yaşama verdiğiniz önem için teşekkürler ediyorum Makbule öğretmenim...