6 Mart 2019 Çarşamba

ONU TANIMAK LAZIM


Teşekkürler;minnetle...




ONU TANIMAK LAZIM
--------------------------------------

  Çiftçilik yapan bir tanıdığımla rastlaştık geçen gün. Çoğunlukla hareket halinde selam verip geçtiğim tanıdığımın elini sıkmak geldi içimden. Durdum; merhaba der demez elimi eline uzattım.

    Her daim hareket halinde selamlaştığım tanıdıklardan birisi olduğu için yakında elini sıkıp ayaküstü olsa da sohbet etmemiştim. Zamanı şimdiymiş! Bildiğimiz tokalaşma esnasında aynı zamanda tanıdığımın mübarek ellerine de baktım.

  Elleri yüz yıl öncesinin Anadolu insan eli. Nasırlı, çatlamış, kabalaşmış ve bir o kadar bildik insan eli…

 Sanırım Orhon Murat Arıburnu; Onu Tanımak Lazım şiirini tanıdığım gibi kişiler için yazdı. Bakın Arıburnu ne güzel anlatıyor bu tür insanları;

“Tabanları yarılmış
Yol yürümekten
Kolu kanadı kırılmış
Sapan sürmekten
Dünyayı insanca görmekten
Gözlerinin bebeği çatlamış…”

  Tanıdığımın tarlasını işleyecek motoru, takım taklavattı fazlasıyla var. Köyüne giderken yayan kalmamak için aracı da var. Var olmayan şey; belli yaşa gelince, bakımlı, sağlıklı ve huzurlu olma halleri…

 Günümüzün insanı nerelere para ayırır da, iş sağlığa gelince;”Nerede trak, orada bırak” felsefesiyle bir güzel yaşar.

 Tanıdığımın el kremi, ayak kremi alacak parası da var. Onun tercihi nasırlı, çatlak, patlak eller. Ayakları görünmüyordu, kim bilin hangi şikâyete hazırlanıyorlar…

 Güven Serin 

2 yorum:

deeptone dedi ki...

ah en güzel insanlar onlar işteeee :)

GÜVEN SERİN dedi ki...



Kesinlikle:))