26 Ocak 2017 Perşembe

MUTLULUK ANLAYIŞLARI




MUTLULUK ANLAYIŞLARI
---------------------

  Mutluluğu tam olarak kim tarif edebilir ki? Hangi bilim insanı, derviş, filozof? Fakat hiç inanmayacağınız oldukça basit yaşayan, çok az bilgisi olan bir zanaatkar, anlatabilir; sizi düşünceye itebilir. 

 Beylik mutluluk söylemleri her daim sınıfta kalmaya mahkûm… Satın alınmayacağı, alınamadığı da görülmüştür, anlaşılmıştır… Oyunsal, oyuncu, rol gereği, güldürebilir, ağlatabilir sanat sizi. 

  Ya istikrar? Hiç enerjimizi, ruhsal esintimizi, düzenli ve her türlü esrik tufanlara karşı koruyacak o muhteşem, engin güç? 

  Simone De Beauvoir, bir kadının, ayrıca bir insanın mutluluk anlayışını kâğıda döküyor;

“ Mutluluklarımın en başta geleni, sabahleyin erkenden kırların uyanışına tanık olmaktı… Dünyanın güzelliğini ve Tanrı’nın görkemini taşıyordum bir başıma, midem kazındığında çikolata ve kızarmış ekmek düşlediğimde.” 

 Simone, daha ünlü olmamıştır. Melankolik bir annenin girdabı, sorumsuz bir babanın kaçkınlığı onu bu düş, edebi deryanın içine itmiş ve kendini fark etmiştir. Bizi yaratan, bizim taşıdığımız bütün elementleri kendinde barındıran doğa; tabiat girer devreye; onun uyanışı ve kendi Tanrımıza ulaşma isteğini kim engelleyebilir? 

 Bir avuç; hatta bir yudum yaşam; ne hazin bir kuşku koşturma peşinde salınıp salınıp savruluyor insanlık; oysa evrim, bir başka oyunun peşinde; dünyamızdan başka dünyalara çekip, koparma; kendi bakir yalnızlığına kavuşma adına…

Güven Serin

Hiç yorum yok: