İnternetten
GÖZÜ TAMAMEN KAPALI
----------------------
Bir sinema yapıtı…
Sinema sanatı için devreye sadece oyuncunun girmesi yetmez. Oynanacak eser,
yönetmen de en az oyuncu kadar eserin içine dâhil olur.
Sinema, tiyatro ve
diğer sahne sanatları; insanın dünyevi varlığından çok öte; evrenin varlığını,
o büyük gizemi de anlatmak için vardırlar. Onlar, her daim, nazikçe
hatırlatırlar; aklı da unutmayan, duyguları da lütufla işlemeye çalışan insana…
Erişilmeze odaklıdır
bütün teleskoplar. Görülmeze yazgılı olan mikroskoplar, bilinmezi anlatan
filozoflar, yazarlar gibi…
Eyes Wide Shut-Gözü
Tamamen Kapalı, Stanley Kubrick’in sinema eseridir. Bir eserin genişliğini,
derinliğini ve gizemini barındırır içinde. Yedi milyara, büyük çoğunluğa
seslenemez ne yazık ki! Bilir ki, büyük çoğunluk, büyük tüketim, popüler
ritimler içindedir.
Yine de soylu bir
hatırlatma yapar; sonsuzun hemen altında ki, ölümden korkan, ölümcül bedenler
taşıyan insana;
“ Hayatta kaldığımız
için, belki de şükretmeliyiz!” Niçin? Hangi maceradan kurtulup, kimleri kurban
olarak öne sürdüğümüz için mi? Derhal, eserin, gizemine, aldatmacasına, bir
ekleme, bir ilave yapmanızı hissettirir yönetmen.
Şöyle demek geçer
içinizden; Yaşama, gelişimize, dünyaya seçilişimize, kafa yormalıyız! Çok
önemli olmaktan öte bir mucizenin biletlerinden birisi; sadece birisi; gözleri,
kulakları, ağzı, elleri, ayakları, kalbi, beyniyle; bir bütünlük anlatımını
anlayıp algılayacak şansın muhteşemliği üzerine…
Eserin, son
hatırlatması ise, peygambervari olmaktan çok öte; hiçbir kılanın, ırkın, dinin,
sınırların içinde veya dışında olduğumuz için değil; algılarımızı sonsuz evrene
çevrilmiş radarlar, teleskoplar gibi ve onlardan üstün olan duygularla
yüceltmek adına;
“ Uyanık Olmalıyız!”
bu, dikkat çekiş, değerli hatırlatma, basit, sıradan sözcüklerle, sıradan
olmayan duygu ve akla adanmış bir şeydir…
2 yorum:
Bir eser içinde neler barındırmaz ki!. Sinema büyülü bir dünya. Stanley Kubrick’in, izlemediğim ama adını duyduğum bir filmi idi; Eyes Wide Shut (Gözü Tamamen Kapalı). Popüler olan her şey çabuk tüketiliyor, oysa biraz dikkat, biraz 'eşeleyerek' derinden bir bakış, emeğe, öze saygı ile sabırla yaklaşmak...farkındalıkları ortaya çıkarıyor. Gözlerde hep, ne çok perde var ne çok!.. herkes açık olan kapıdan bakıyor sadece, oysa perdenin ardında (kapıların ardında!..) yerin, bulutların, denizlerin altında fersah fersah cevher gizli!.. ne mutlu bakmasını bilene! gördüklerine anlam yükleye bilene! Farklı olan şeyleri keşfetmek bu yüzden apayrı bir zenginlik katıyor yaşama-yaşamlarımıza!. Doldurduğumuz -o anlam yüklü- kablarımızı içerken elbette şükretmek hayata!. bir vefa borcu gibi var oluşa- var oluşumuza!.
Esenlikle Güven..
Teşekkür ederim Esin. Eşelenmek,kavramları yeniden yorumlamak,özgün olanı kaide üzerine usulca çıkarmak;değerli ve kıt...
Yorum Gönder