Sayfalar

17 Eylül 2016 Cumartesi

OKULLAR AÇILIYOR SORUNLAR BAŞLIYOR





                                       OKULLAR AÇILIYOR SORUNLAR BAŞLIYOR



  Neredeyse varımızı yoğumuzu adadığımız çocukların 2016–2017 okul sezonu başlıyor. Beraberinde bir sürü yükü de peşinden sürükleyecek; geleceğimiz olan eğitim ve öğretim ordusunu yetiştirmek, yarınlara hazırlamak hiç de göründüğü gibi bir şey değil…


  Ailelere binen yük sadece ekonomik değil! Sosyolojik tarafı, ekonomik tarafından daha da önemli görünüyor. Çocukların okul yollarında, eğitim ve öğretim sürecinde ülkesine iyi insan olma rüyalarına birçok engel, kötülüğün en hakiki hilelerini oynayacak.

 
  Sayın VALİM, Sayın Emniyet Müdürüm; Sayın çocuk anne ve babaları; işte tam da bu yüzden Valiler Toplantısında okullara dikkat çekildi. Hem Başbakan Binali Yıldırım, hem de Cumhurbaşkanı Recep Tayip Erdoğan tarafından.

 Bu dikkat boşuna mı? Hayır! Asla…

  Okulların önünde sadece göstermelik polisin hiçbir işe yaramayacağı anlatıldı. İstikrarlı bir güvenlik gerektiği gün gibi ortada… Gelen şikâyetler; öğrenci, veli ve öğretmenler tarafından durumun pek iç açıcı olmadığını gösteriyor.

 Birçok okulun çıkış kapılarına yakın olan esnafların kuytu köşelerinde çocukları bekleyen kötülük; yine çocuk kılığında; sigara, hap ve okuldan koparmak adına her türlü cazip sunumu, cesareti, ısrarı ve tehdidi yapmaya devam ediyor.

  Canlı bir örnek; 50 Yıl İlköğretim Okulu çıkış kapılarına yakın, halk arasında “Serseri” diye adlandırılan çocuk grupları, okuldan çıkan çocukları bekliyor.

 Ne acı bir yazı kaleme alıyorum. Çocukları korumak adına, yine diğer çocuklardan korkuyoruz; onların yaptığı çocukça gidişatın, ne büyük felaketlere yol açacağının üzerine durmak istiyorum.

 Bir kereden bir şey olmaz felsefesi, hapa, sigaraya, alkole bağımlı kılınan küçük bedenler doğrusu oldukça cazip insanlar. Kandırılmaya, paralarını ve bedenlerini kuytu köşelerin kötülüğüne teslim etmeye çok çok uygunlar…

 Okulları koruyacak polislerin çocuk gelişimi konusunda ciddi bilgileri olmak zorunda. Çocukların iletişimleri, davranışları, onlara pusu kuran diğer çocukların başlangıç yerleri; yani yaşadıkları yerlerin bu hastalığı niçin ve nasıl ürettiğine kadar gidecek bir emniyet gücü gerekiyor.

 Sadece korku vermek, çocukları diğer çocuklardan korumak için “ SERT” görünmek görüntüyü kurtarmaktan ibaret…


 Hep söylenen şey; çocuk ilk önce evde, sonra okulda yetiştirilecek. Biri aksıyorsa, çocukları kaybetmek işten bile değil. Çünkü onları koruyacak olan öğretmenler de kendi yorgun dertleriyle meşguller.

 Annenin, babanın veya öğretmenin görmediğini okul dışında, okul kapılarında veya onlara yakın olan bazı sorunlu iş yerlerinde emniyet mensupları olmalı!

 Ülke geleceğini sağlıklı kılmak için, yapılacak en iyi yatırım; daha çocukken, iyinin, güzelin, sevginin yanında; ilimin, sanatın, sporun yanında gerçek bir Cumhuriyet çocuğu yetiştirmek; çocuklara adanmış bir Cumhuriyetin kurucu komutanı Mustafa Kemal’i anlamış olarak anlatmak…

 Değerli çocuklar; eğitim ve öğrenim yılınızı kutluyorum. Kendi kendine yeten bireyler olmanın harika yoluna çıkmış bulunuyorsunuz. Asalaklıklardan kurtulmanın en iyi kalkanı-ilacı; eğitim, öğretimdir.

 Solon; yani antik Yunanistan'ın yedi bilgesinden birisi, hem şair hem de devlet adamı olan o bilge 2600 yıl öncesinden şöyle bir haykırış yapar size;

  “ Güçlü ve genç kalmanın tek sırrı var, her gün yeni bir şey öğrenmek.”

 Öğrenmekten korkmayın! Görünmeyeni, puslu ve karanlık düşünceleri görünür kılan şeydir öğrenmek, eğitimin içinde olmak.

 Sevgili öğretmenlerim; hiçbir mazeret, size teslim edilen çocukları yok sayacak kadar yorgunluğu, bıkkınlığı anlatamaz. Bu iş, sıradan bir iş-meslek olmaktan çok ötedir; bir zanaat, bir sanat işidir; bu becerilere sahip değilseniz; sahip olmanın yollarını asil vicdanınız için öğreniniz!

Güven Serin





  

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder