Sayfalar

10 Ekim 2024 Perşembe

ORADA BİR YER: KARS

 



                                                 ORADA BİR YER: KARS

( Göçü Tersine Çeviren Adam )

  Orada sözcüğünü duyar duymaz, bizim yaşta olanların aklına gelen sözcük-şarkı demeti; “ Orada bir köy var uzakta, gitmesek de görmesek de o köy bizim köyümüzdür.”

  Çocuk korosu tarafından, çocuk sesleriyle söylenin bu şarkı milyonlarca insanın zihnine ve kalbine 40–50 yıl önce işledi. Ya sonra? Usul usul, telaşlı telaşlı köylerin göçü, amansız hastalığa yakalanmış, dermansız bir teslimiyet gibi, herkesin, bütün kurumların, kuruluşların gözleri önünde köyler bitene kadar devam etti.

   Filanca köyde yaşayan şu kadar kişi kaldı, şu kadar insan var, sözcükleri artık köy aidiyet duygusunu var etmek için yeterli değil… Okulu, öğretmeni, sağlık ocağı, çocukları olmayan yere köy diyebilir miyiz?

   Hiçbir ağıt, şarkı, öykü çok hızlı bir şekilde yok olan ve yok edilen köylerin sessiz yürek yaşlarını dindiremez, teselli olamaz. Bilimden, planlamadan ve idealist insanların ortaya çıkıp, ait oldukları köyleri küllerinden tekrar ortaya çıkartmalarından başka…

   Kars Boğatepe Köyü ve o köyde doğmuş İlhan Koçulu’nun öncü ve alkışlanacak öyküsü ise, ırmakların tersine de akabileceğini anlatıyor. Herkes gibi 18 yaşında; “ Ben artık okudum, üniversite bitirdim şehirde yaşayacağım! Baba mesleğini yapmayacağım!” diyerek İstanbul’a gelip iş insanı olmuş ve çok iyi paralar kazanmış.

  Bir gün, köyünün; Boğatepe’nin onu çağırdığını hissetmiş. Köyü, doğduğu, karakterinin şekillendiği toprakların kokusu, dağların, ormanların, yaylaların ve hayvanların, çağrılarını hissetmiş. Ve gönüllü olarak İstanbul’daki bütün işlerini kapatıp, Kars Boğatepe Köyü nüfusuna, yaşam alanına tekrar geri dönmüş.

   Baba mesleği olan peynircilik, hayvancılık ölmek üzere olduğu, fırsat bulan Boğatepe insanlarının artık şehirlere göç ettiği zamanlarda Boğatepe’ye olan o insani borcu ödemek için geri dönmüş.

—Travmalar bizi çok etkilemiyor! Felsefesiyle yola çıkan İlhan Koçulu, yok olan değerleri, bilgileri, görgüleri dövünerek anmak yerine, bu sözü kullanıyor. Ülkemizin kaderini baştanbaşa değiştiren göçlerin daha iyi yaşam yerine çok daha fazla yapay yaşam ürettiğini fark ediyor.

—Geçmişin, geleneksel bilginin önemini, artık anlamış ve kavramıştım! Tespiti, susan, akıntıya kapılan, kentlerde kaybolan bütün insanlar adına yapılmış yüce bir geri dönüş ve af dileyiş olarak da düşüne bilinir…

   Onu geri çağırın Boğatepe Köyü’ne kavuşmuştu. Tekrar peynirciliğe, hayvancılığa; kısacası doğaya en güzel şekilde uyum sağlayarak doğal hayata geri dönüyor.”Peynir bir aşktır.” Sözünü slogan olsun diye söylemiyor. Kaybolan üretimi, hayvancılığı, peynirciliği yeniden geri döndürüyor. Hızla artan peynir imalathaneleri, hayvancılık ve yöre insanının hünerli elleri ve doğanın bin bir çeşit çiçeklerinden oluşan sütlerin karşılığı kısa zamanda köye zenginlik getiriyor. Bilinçlenme, ekonomik, sosyal, kültürel kalkınma getiriyor. Karnı doyan insanların aidiyet duygusu üst seviyelere çıkmaya başlıyor.

   İlhan Koçulu peynircilikte 150 yıllık geçmişe sahip Koçulu ailesinin dördüncü kuşağından ve 18 yaşında ayrılmış olduğu köye sadece geri dönmekle kalmayan, aynı zamanda göçü tersine çeviren bir isim. Aşkı, üretimde, doğada, hayvanlarda, insanın hep aradığı o ölümsüzlük algısını; yapay alanlarda değil doğal alanlarda bulup yücelten, işleyen kişi…

  Boğatepe Çevre ve Yaşam Derneği, Tohum İzi Derneği öncülerinden olan Koçulu, iş insanı olma özelliğini değil, çobanlığını, çiftçiliğini öne çıkartarak, yıllarca doğal yaşamdan kaçanların köy yaşamındaki ezikliği de yerle bir ediyor.

  Köy yaşamını hor gören bakış açıları bir bir çöküyor. Ölüyor, öldürüyor… Köy tavuğu, köy ekmeği, köy yumurtası, köy insanı artık çok az kaldı.

   Yeni Zellanda’da uçamayan, artık yerde yaşayan nesli tükenmek üzere olan bir papağan türü var. İsmi Kakapo. Bilim insanları geride kalan Kakapo papağanlarını yaşatmak için insanüstü çabalar harcıyor.

   Aynı insanüstü çabaları, köyleri geri getirmek için harcayacağımız bellidir. Şehirlerin bize sunduğu seçeneklerin hiçbirisinde doğallık yoktur. Rütbeler, tüketimler, egolar savaşından başka hiçbir şeyi olmayan ve kentlilik bilincini bile beslemeyen bir sürü telaş ve trajikomik sahneler; o kadar…

    Kars Boğatepe insanı; çobanı, çiftçisi, peynir ustası İlhan KOÇULU, yeniden yarattığın, yazdığın bu öykü, doğal akış ve sarılış için teşekkürü borç biliyorum…

 Güven SERİN 

  

 

  





Hiç yorum yok:

Yorum Gönder