ADA YOLCUSU KALMASIN!
( Belediye
Başkanlarımızın Dikkatine )
Tekirdağ ile Balıkesir arasında bulunan, oluşumları kadim zamanlara uzanan adalara giden insanları yakından görmek için Barbaros Limanına gittim. Kimisinde gelme telaşı varken, bazılarında gitme telaşı yaşanan suların olduğu yerde izledim büyük vinçlerin, gemi yüklerin yakınında koşturan heyecan dolu yorgun insanları.
Şu soruyu; SAYGIN amirlere, ONURLU yöneticilere, son yazıma kadar soracağım;
“ Ne zaman İNSAN merkezli hizmetler yapacaksınız?” İnsanın başköşeye oturduğu, insanımızın huzuru ve mutluluğu için yapılacak hizmetlerin yansıması ve karı nasıl olur derseniz; anlatayım!
Mutlu ve huzurlu şehirli insanların daha az hastalanacağı, daha az suç işleyeceği bilimsel çalışmalardan bellidir. Hastanelerimiz daha az hasta insanlarla uğraşacağı gibi hapishanelerimiz de ağzına kadar dolu olmayacağı da bellidir…
Diyelim ki ailemiz daha uzaklarda tatil yapmak istemedi. Veya bütçesi müsaade etmedi. Daha yakınımızda olan Barbaros Limanından kalkan gemilere binip Marmara veya Avşa Adası veya adalardan birisine gitti. Kişi başı ödeyeceği ücret nedir?
Ah dostlar sormayın derim!175 TL’den 250 TL’ye uzanan inanılmaz ücretler… Adalara gitmeden, tatil başlamadan ödenen bir kucak parayı veren insanın tatili başlamadan yara almış olmaz mı? Siz, gemi ücretlerini boş verin, kalınacak yer ücretlerinden haber verin? Diyenlere bir lafım yoktur; ah dostlarım…
Gemi sahiplerine sorsanız; onların da motorinin sürekli zam görüyor; o yüzden…”Bizler fırsatçı değiliz” diyorlar… Peki, ama olanakları çok kısıtlı insanlar hiç olmazsa birkaç günlüğüne dahi adalara gitmesinler mi? Gitmeyen, gezmeyen, görmeyen, kendini güncellemeyen bir toplumun hallerini varın sizler düşünün?
Ada vapuru veya ada gemisi; bir türlü İstanbul Adalar Vapurları gibi bir vapurun Tekirdağ Adalar arasında hizmet vermiyor oluşu, içimde hep acıklı bir geçmişten kalan hatıranın baskısı gibi bir ağırlık oluşturmaya devam ediyor.
Adalara gitmek isteyen insanların bittikleri gemilerde veya vapurlarda olması gereken konfor, estetik bir türlü olmadı. Hadi bunları geçtik; fiyat istikrarı da olmadı; olamadı…
Adalara gidecek insanlarımızın tatillerine katkı olması adına, hiç olmazsa yılın iki ayı, Belediyelerimizin işbirliği sayesinde birkaç vapurun hizmet vermesi ne anlama gelirdi acaba?
Kahvesini içer, kitabını okur veya çocuğunla denizin engin deryasına dalma şenliği yaşar mıydı insanlarımız? Bir oh çekerler miydi; birkaç günlük yolculuğun şölensi hatırına…
Yine de çınar ile erik ağacının yanında oturmuş olduğum banktan duyduğum sesler; “ Ada yolcusu kalmasın!” çok heyecanlıydı. İsterim ki herkes; “İmkânlarımız çok az “ diyen de çocuklarınla, dostları ve arkadaşlarıyla en azından birkaç gün tatili yapsın…
Gezmenin, görmenin, dönüşümün yüce erdemi, evrenin tüm canlılara akan enerjisini daha da iyi hissetmek; hiç kimse için lüks değildir…
Güven SERİN
Ne haklı bir yazı! Okurken hem sonuna kadar katıldım, hem çok üzüldüm.
YanıtlaSil
YanıtlaSilDuyarlılığınız,edebi yaşama kattıklarınız için teşekkürler ...