BU ŞEHİRDE ZEKİ VARAN YAŞADI
Güle güle; Allahın rahmetiyle Zeki ağabey… Sessiz sedasız;
son anlarını hastanede dermen umarları içinde; hoşlukla Zeki ağabey…
Habertrak
Gazetesinin neredeyse çekirdeği, ana kolonları gibi; gazetenin kurulduğundan
beri; en çok inanmış ve katkı sağlama gayretiyle son ana kadar; köşe
yazarlığımızı, daha iyiye, itibarlı hale nasıl geleceği üzerine soluk, neşe ve
öneriler getirmiş insan…
Bazı insanların
yaradılışında vardır; duruşunda saygınlık. Hiç konuşmasa bile, bir eserin
abidevi sessizliğinde derin, anlaşılmaz bir saygı doğar onların almış olduğu
nefesin veya nefessizliğin olduğu yerde.
Zeki Varan da öyle
insanlardan birisidir. Kahveden de iyi anlar; rakının içilmesinden de. Sofraya oturmanın
nezaketinden de, kalkmasından da haberdar olan insan; Zeki Varan… Resmi duruşu vardı;
her resmi ziyaretlerimizde, konuşması, evsahibi olan insana da ince bir güven
duygusu verir; dikkatle dinlenir söyledikleri.
O gazeteciliğe;
şairliği kadar inanmış bir insan; zarafetin de nezaketin de kendisi… Köşesinde,
şiire inandığı kadar fıkraya; fıkraya inandığı kadar politik yazılara da yer
verdi. Daha ne çok şey konuşmak ve yazmak istediğini biliyorum.
Her okuyan, öğrenen,
inanç ve sevgi sahibi olan gibi; vermenin, sunmanın almaktan daha önemli
olduğunu bilen Zeki ağabeyimiz; güle güle; Allahın rahmeti seninle olsun…
Severdi şiirleri.
Belki de sessize mırıldanırdı mısraların derin uzun soluklu ölümsüz
deyişlerini.
Bir başka şair; Yahya
Kemal Beyatlı’da onun gibi severdi şiirleri. Ülkesini, yurdunu, vatanını,
hürriyetini ve titizce ölümü beklemeyi! Her ikisi de bilirlerdi bu işin
kaçılmaz olduğunu. Yazgının eninde sonunda kadere doğru yol alacağını;
bilirlerdi ve onun için bunu anlatan şiirler yazdılar.
Hoşlukla Zeki ağabey!
Huzurla; güle güle; Allahın rahmeti seninle olsun… Sana bir vedaının
seslenişiyle değil; her zamanki gibi yanımdaymışçasına kahve sohbetinde üstelik
Yahaya Kemal’in de bir şiiriyle hoşluklar diliyorum;
Günler kısaldı… Kanlıca’nın ihtiyarları,
Bir bir hatırlamakta geçen sonbaharları
Yalnız bu semti sevmek için ömrümüz kısa…
Yazlar yavaşça bitmese, günler kısalmasa…
İçtik bu nadir içki’yi yıllarca kanmadık…
Bir böyle zevke tek bir ömür yetmiyor, yazık!
Ölmek kaderde var, bize ürküntü vermiyor;
Lakin vatandan ayrılışın ıstırabı zor.
Hiç dönememek ölüm gecesinde bu sahile,
Bitmez bir özleyiştir, ölümden beter bile…
Bir Aralık sonu;
bildik söylemlerin havai fişekleri patlarken yeryüzünün biraz üstünde; eski ile
yeni yer değiştirirken; beden ile ruhun ayrımı; sonsuza göçü; bir nefesin daha
soluksuz kalışı yaşandı Tekirdağ’ın sessiz hastane odasında.
Zeki Varan’ın kalbi,
soluğu; buz kesti; ruhu sımsıcak yükselirken insanın çok ötesine; derinlerin
derinine; yükseklerin yükseğine; belki de ulaşılmaz sandığımız en yakına…
Huzurla Zeki ağabey!
Birlikte çıktığımız kervan; ağır aksak tam tamına 12 yıl; aynı köşenin,
yazgının, farklı seslenişleri, yorumların içinde; hep birlikte, hep daha iyiyi
hayal edip düş kurduk.
Allahın rahmetiyle
Zeki ağabey; huzur içinde…
Güven Serin
Üzüldüm değerli yazarın bu dünyadan göçüne...Başsağlığı diliyorum, mekanı cennet olsun...
YanıtlaSil
YanıtlaSilTeşekkür ederim Arzu öğretmenim...Hüzün oldukça değerli bir iksir..
Acını tahmin edebiliyorum. Çünkü böylesine değerli insanlar öylesine az ki!. En az gazetecilik/yazarlık mesleği kadar 'insan'olabilen kaç kişi!. Senin ve tüm Habertrak ekibinin başınız sağolsun. Ailesine, yakınlarına, tüm sevenlerine sabırlar dilerim. Işıklar içinde...
YanıtlaSilTeşekkür ederim Esin. Evet,hüzün büyük;hüznün onarıcı tarafını yine yazgının eliyle edebi,felsefi dünya bizlere sunuyor. Anlıyoruz ,anlamaya çalışıyoruz bu işleyişin sinsi bir tuzak olmadığını. Görüyoruz ki,ebedi şey,fiziken ve sadece dünyevi bir yolculuk değil...
YanıtlaSil