Sayfalar

3 Temmuz 2017 Pazartesi

GÜL, EY SAF ÇELİŞKİ



GÜL EY SAF ÇELİŞKİ
-----------------------

  Tolstoy yaşlanmıştır artık. Rainer Maria Rilke, Tolstoy’u çiftliğinde ziyarete gider. Kırlarda yürüyüşe çıkarlar. Tolstoy, sorar; “ Şu sıralar neyle uğraşıyorsun?” Rilke, en utangaç haliyle; “ Şiirle” cevabını verir.

 Tolstoy, bu cevabı duyunca bir yığın laf, sövgü eder şiir üzerine. Kimsenin, zamanını adayacağı bir şey olmayacağı şiir için demediğini bırakmaz. Bu söylev, sövgü, Rilke’yi hiç etkilemediği ortadadır…


  Esin perilerini bekleyerek tam on yılda bitirir Duino Ağıtlarını. Duyduğu, duyacağı sesler üzerine; laboratuarda çalışan kimyager, dağın tepelerinde gözlem evinde uzaya duyulan büyük aşkın ilim insanları gibi; her daim beklediği esin perileri vardır.

 Onca, şiirsel sözcük, mısra; mezar taşına yazılacak üç dize kâfi gelecek;

Gül ey saf çelişki
Bütün gözkapaklarının altında
Hiç kimsenin uykusu olmama sevinci…

 Neler kaldı Rilke’den geriye? Ne çok şeyler; ne çok ifade ve anlatı kavramları;

“ Haykırsaydım, kim duyardı beni melekler katından…

Güven Serin 


  

1 yorum: