28 Şubat 2018 Çarşamba

TOPRAĞIN ÜZERİNE KARANLIK ÇÖKÜYORDU



TOPRAĞIN ÜZERİNE KARANLIK ÇÖKÜYORDU
---------------------------------------------------------

  Belgesel izliyordum; destan tadında; gözlerimizde ki körlüğü açıp, yüreğimiz ile vicdan yollarını durmadan temizleyen, bilgi, sabır dolu; tabiatın imbiğinden süzülen canlı olan her şeyin insan kadar değerli ve kutsal olduğunu anlatan çalışmalar…

  Bizlere, ceylanın güzelliği kadar, farenin, kartalın, yılanın, baykuşun, çekirgenin, kırkayağın da güzelliklerini; yaşam için ne büyük öneme sahip olduklarının doğal, aklıselim gerçeklerini anlatan eli öpülesi insanlar…

  Göçebelerin yüzü güleç, utangaç, yürekleri mahcuptur. Misafiri onurlandırmak için yapmayacakları şey yoktur. Aynı zamanda, duygulara teslimiyet; bir ormanı, ırmağı yok edecek kadar; oraları çorak bir bataklığa bırakacak kadar da karışık, yetersizdir.

 Sevinçleri yaz yağmuru kadar kısa, hüzünleri şiddetli bir fırtına kadar gerçek ve yıkıcı…

  Yine öyle bir anda; belgeselin görüntülerinden öte, felsefesine tutulma zamanı; gün biterken bir söz fısıldandı kulağımdan öte; tüm benliğime; “ Toprak üzerine karanlık çöküyordu!”

 Şair değilim; ama şiir yazmamı amatör heyecana katılıp, şiirlerin şölenine girme kim engel ki? Bende öyle yaptım ve dizeler medeniyetine girmeye cesaret eyledim;

Toprağın üzerine karanlık çöküyordu.
Biten günü mü, gelen geceyi mi anlatıyordu?
Bilinmez! Her ikisini de duyuyorum,
İlgilenmiyorum…
Aradığım bu değil.
Sözcük satın alan Yunanlı şair misali,
Öğreniyorum;
Tükenişe, değişime, dönüşüme yaklaşırken…

Toprağın üzerine karanlık çöküyordu.
Trakyalı çoban; Sezar’a kafa tutuyor;
Tepenin kutsallığını çiğnediği için.
İskender’in büyüklüğü;
 Aristo’nun yüceliğine, felsefesine denk!
Şafak, tan karanlığına muhtaç!
Gecenin perileri, beklerler hep;
Diğer yarısını gecenin…
Musallat olurlar korku bekleyen insancıklara
Horoz öterken,
Atlarlar aşağı bindikleri insanın, beygirin üstünden.

Toprağın üzerine karanlık çöküyordu.
Yaptıklarımızı, yapamadıklarımızı, tatminsizliğimizi,
Yeşertecek nice sürprizi bekliyoruz,
Bizden öncekilerin bekleyişine benzer…
Yarı tanrı olma özentisi,
Ta ki topuğumuzdan bizi vuracak bir okun saplanışı,
Paris’in, Hektor, Truva’nın öcünü alıp, Aşil’in işini bitirişi…

Hektor, Paris, Helene, Aşil,
Yüce Zeus bile ölümü seçti;
Güya ölümsüzken…
Tahir, Zühre, Ferhat, Şirin, Veysel
Daha niceleri,
Şanlarına hiçbir yapaylık katmadılar.
Doludizgin ilerliyor zaman,
Toprağın üzerine karanlık çöküyor.
Kuzey kutbuna çöken karlar,
Sesi, toprağı örttüğü gibi;
Usulca çöküyor…

Güven Serin 









8 yorum:

deeptone dedi ki...

heeeey siz ne eski bir blogçuymuşsunuz ama yaaaa :) kitaplar da iyiymiş blogunuzdakiii :)

GÜVEN SERİN dedi ki...



Teşekkür ederim:)) Bu blogg;bizim işimiiiiz :)) Hüseyinlik yapayım dedim. İşin şakası bir yana;bu blog dünyasında bundan da önce vardım;ciddi emekler gördük ve geçirdik;gördüm ki istikrar çok az canlıda var;kimi küser gider;kiminin suyu biter;yapıştıracak,ekleyecek şey bulamaz...Edebi dünya;sonsuzla alakalı bir yer olmalı...

Olcay dedi ki...

Hayat hayatla beslenir, sanatta ise bu gönüllü olmalı sevgili dostum.

Çoğumuz günlük hayatın koşuşturması ve medya-tik gürültü içinde, yeni fikirleri, filizleri ve geleceğimizi biçimlendirecek hususları gerçekten fark edemiyoruz.

Hayatın içinde, kendi yerimizi aramak, sonucu değiştirebilecek aktif bir oyuncu olarak katılmak; bir yaşam boyu, bunun için mücadele etmek, hem kendimize hem insanlığa karşı sorumluluğumuz diye düşünürken ''Toprağın üzerine karanlık çöküyordu.
Yaptıklarımızı, yapamadıklarımızı, tatminsizliğimizi,
Yeşertecek nice sürprizi bekliyoruz,
Bizden öncekilerin bekleyişine benzer…''diye seslenişin aslında her şeyin birde görünmeyen diğer yüzünü bize hatırlatıyor. Teşekkür ederim cesaretin bilinçle demlenmiş dizelerine...


Olcay



Ebemkuşağı dedi ki...

Tohum toprakla buluşur gibi herkes bir gün toprakla buluşuyor. Kaleminize sağlık... Sizi Deeptone sayesinde keşfettim. Bize de beklerim.

YILDIZ dedi ki...

Merhaba Deep ten geliyorum. İyi ki de gelmişim. Takipteyim. :))

GÜVEN SERİN dedi ki...

Herkese ayrı ayrı; HOŞGELDİN;insanın varoluşudur öğretiler,gezintiler,eğlenceler;tekrar hoş geldiniz...Hatta,hojjj geldiniz dersek daha iyi olur:)) Sağolasın Deep;vorolasın...

Belle'nin Kütüphanesi dedi ki...

Deep olmasa bu samimi yazıları göremeyecektik. Halbuki birçoğumuzdan eskisiniz. Geç olsun güç olmasın diyerekten blogunuzu takibe aldım. Güzel yazılarınızın devamını beklerim :)

GÜVEN SERİN dedi ki...

Teşekkürler Belle;bloğunuzu dolaştım;kitap yolculuğunuza saygı duydum...