12 Mayıs 2016 Perşembe

SEN BİR HAYALPRESTSİN


Kamera; Güven
Eski Foça...


SEN BİR HAYALPERESTSİN
--------------------------------------------------

  Tekirdağ sahilinde uzun uzun yürüyüşe çıkmış, ılgın ağaçlarına bakıp, önünüzdeki kadim denize ve adalara bakıp, uçsuz bucaksız gökyüzünün galaksileri arasında yolculuğa çıkmış olsanız; size ne derler?

 Oğlum sen bir hayalperestsin… Oscar Wilde’nin Ernest karakteri ile Gılbert arasında geçen diyalog da bunu anlatıyor.

  “Sen bir hayalperestin!
Evet, haklısın, ben bir hayalperestim. Çünkü bir hayalperest, yolunu ancak ayışığı sayesinde bulabilen kişidir ve işte bu nedenle hak ettiği ceza, gün doğumunu dünyanın geri kalanından önce görmesidir.
  Sence bu bir ceza mı?
Bu onun hem cezası, hem de ödülü. Aaa, bak Ernest, şafak sökmüş bile. Perdeleri çek ve pencereleri iyice aç. Sabah serinliği ne kadar hoş! “


 Bu kadar uzun ömürlerde, acaba bir kez olsun sabah serinliğini o perde ve pencerelerinin sonuna kadar açıklığını, açıklıktan önceki şafak vaktini, Mayıs zamanı bülbüllerin vadilerde çağrılar yaparak yaşama davet ettiğini, kendi tanıklığımız ile sahiplenmek, kendimizi bilinen ödüllerden öte onurlandırmak zor olmaması lazım!

Güven Serin  

Hiç yorum yok: