7 Ocak 2016 Perşembe

STAR WARS-GÜÇ UYANIYOR


İnternetten

STAR WARS-GÜÇ UYANIYOR

  Yanımda iki küçük hanım kıkırdanıyorlar. Tekirdağ Halk Otobüsü ağzına kadar dolu; raylı sistemlerin, taşımacılığın konforunu daha çok bekleyecek oluşumuzun da doluluğu içinde, insanlar birbirinin içine geçmişçesine, belki yeterince sosyal olmamalarının sosyalleşmesini zoraki de olsa; soluk soluğa yaşıyorlar.

  Elbette yaşayanlarda birisi de benim. Bütün yönlerim insanlarla dolu ve ayaktayız. Hemen yanı başımda iki küçük hanımefendi; sinemaya gideceğiz mi, diye birbirini hazırlıyorlar. Teklifi yapan, sinemaya gitme teklifini iki kez tekrarladıktan sonra sustu. Teklifi alan küçük hanım ise yolculuk zamanına göre uzunca bir düşünüşten sonra; gidelim, dedi.

  Onlar sinemaya gitmeye karar vermişlerdi. Ben ise hangi filme gideceklerini merak ediyordum. ABD yapımı büyük para harcanarak yapılan ve büyük kazanç beklenen Star Wars 7, gündemde ve reklâmı yapılan sinema filmiydi.

 Cesaretimi toplayım küçük hanımlara filmin isminin yazılışı gibi okunuşunu da aynı şekilde tekrarladım: STAR WARSA MI?  Küçük hanımlardan birisi gülümsedi ve gülümsemesine hafif ukala bir ses ekleyerek;

“ Sakın Star Wors olmasın!” diyerek, daha da güçlü, gururlu gülümsedi. Doğrusu küçük hanımlara gülmek, gülümsemek oldukça yakışıyor. Star Wars’ı yazıldığı gibi okumam küçük yolculuk boyunca eğlence konusu oldu.

 Onlar haklıydılar kendilerince. Okulda İngilizce dersi, ayrıca  kursa da gidiyorlardı. Bir de gündemde olan güncel haberlerin, duyuruların seslenişine en akıllı papağan gibi yapışıyorlar; yani çok iyi ezberliyorlar. Zaten eğitim sistemimizin, aile bakışımızın yegâne arzusu da bu değil mi? İyi çalış derken, iyi ezberle ve iyi not al! Yeterli olan budur…

 Zengin Türkçemizi tama olarak konuşup yazamamak; binlerce yılın birikimlerinin safhasını edebi, felsefi ve sosyolojik olarak sürememek kimseyi rahatsız etmiyor. Belki çok az insanın acısı, edebi bir iç çekişle çoktan sineye çekilmiştir.

 Konumuz film olunca, genç hanımlarla yakınlığımız, eğlenceli konuşmamız iyice ısındı. Nasıl olsa hiç kimse birbirinden uzak ve birbirine sırtını dönemeyecek durumda değildi. Otobüs herkesi ısım akraba yakınlığı içinde birbirine sımsıkı sokulmalarını sağlamıştı.

 Star Wors okunuşunu sürekli Star Wars olarak tekrarlayıp hanımları güldürdüm. Bir de hangi filme gideceklerini öğrendim. Gidecekleri film bol reklâmı yapılan, gösterime girdiği günden bu güne 1 Milyarın üzerinde hâsılat yapan film değildi. Türk yapımına, komedi filmine gitmeyi düşünüyorlardı. Üstelik bu genç hanımlar kararlıydılar da…

 Gençlerin, Z Kuşağının kararlılığı hoşuma gidiyor. Ezberci oluşlarını hiç sevememişken, kararlı oluşlarına selam duruyorum…

  Star Wars’ın söylenişi; yani İngilizcenin yazılışıyla okunuşunun farklılığının eğlence kurbanı olmuş ben, küçük hanımlara saygıyla sarıldım. Onların bu “ derin” İngilizce hayranlığının, bir filmin isminin doğru ifade edişinin yüksek kültürünü görmek istedim.

 Tıpkı onların çocuk gülümsemesi içinde, çocuk duygularla Tevfik Fikret’i, Sait Faik’i, Oktay Rıfat’ı, Melih Cevdet’i anımsattım. Söylediğim şairlerin, yazarların isimlerine oldukça yabancıydılar. Nerede doğmuşlar, neler yapmışlardı? Tam olarak isimleri nasıl söyleniyordu. Lakapları, huyları nasıldı? Hiçbir fikirleri yoktu.

 Sonra, Picasso, Rodin, Leonardo da Vinci’nin Başaret tablosunu hatırlattım. Yani, bir meleğin verdiği müjdeyi; Meryem’e, İsan’nın müjdesini anlatan o meşhur eseri sordum. Hiçbir fikirleri yoktu.

 Onlar, güncel seslenişleri, en azından seslendirenler kadar güzel söylüyorlardı. Oldukça da güzel gülümsüyorlardı ama dünyanın kırgınlıklarının, korkunçluklarının, vahşetlerinin sanatla, felsefeyle, hoşgörüyle düzeleceğinin henüz farkında bile değillerdi.
Çünkü onlara bunları anlatacak ebeveynlerin hem işi çok, hem de onlar bu işi çoktan öğretmenlere havale etmişlerdi. Bilmiyorlar ki öğretmenler de oldukça yorgun ve kafaları karışık; memurları mı, işçiler mi; yoksa kurtarıcılar mı?

 Dikkat! Bir küçük hanım veya küçük bey size Star Wars filminin söylenişini sorarsa, tam olarak STAR WORS, yani yazdığım gibi söyleyeceksiniz. Yoksa ayıplanırsınız! Kurtuluş Savaşının niçin yapıldığını, Çanakkale Savaşına niçin girdiğimizin önemi yok! Bilmesek te olur! Ama Star Wors’u (7)bilmek zorundayız; çünkü tüm zamanların en iyi filmleri arasında ilk dörde girmiş durumda…

Güven Serin 

2 yorum:

Esin Bozdemir dedi ki...

Neymiş 'STAR WORS' muş :)
Çocukların, gençlerin bir suçu yok, sistemin gonca gülleri onlar!.
ne de güzel bir de doğrusunu anımsatmışlar. Artık,
Milli kültür: OUT
Amerikan Kültürü ise: İN oldu :) karman-çorman olduk vesselam ;)

GÜVEN SERİN dedi ki...

Evet Esin,suçsuz şey onlar;akan nehre salınmış güzel elementler :))