29 Kasım 2011 Salı

BÜYÜLÜ BİR GÜN

Kamera; Güven- Martılar ve Büyülü Bir Gün
Sıradan bir gün daha sıradışı bir gün olabilir!
Aradaki incecik perdeyi kaldırıp, o günü;bize ait
o günü yaşamak yine soylu insanoğlunun
elindedir.

Kamera; Güven  Kız Kulesi
İstanbul düşününce bir çok şeyi düşünebilir
düşleye bilirsiniz; ama illah ki Kız Kulesi;
İstanbul'un Panoraması içinde olacak; illah!


Kamera; Güven    Küçük Yelkenli
Moda sahilinden açılan yelkenlinin sisler
içinde kaybolan kahramanlarına kulak
verseydik; coşkularını,günü, denizi, martıları ve uçsuz
bucaksız evreni anlamaya çalışarak geçirdiklerini de
görebilir, duyabilirdik...


Kamera; Güven Burgazada
Ada,deniz ve mimari; el ele, koyun koyuna...


Kamera;Güven Burgazada-Beslenme Saati

Abidin, bana mutluluğun resmini yapar mısın?
Hepemizin ressam, şair arkadaşı olmaya bilir.
Ama, mutluluğun resmini bizim için yapacak o kadar çok
canlı var ki; bir ada günü, martı, güvercin beslemesi.
Kedi, köpek sevgisini hissederek yaşamak...
Yetiştirdiğimiz çiçekler...


Kamera; Güven Burgazada ve Köpekler

Köpeklerde, kedilerde oldukça bakımlı ve besili.
Burada,insanda olması gereken, insanın hayvanlar
ve tabiat ile uyumlu yaşadığı bir şeyler var...


Kamera; Güven- Ayios İoanis Rum Ortodoks
Burgazada'ya o kadar güzel yakışıyor ki
o kadar olur. Taş ve toprak insan zekası ile bu kadar
güzel bir gösteri yapar insana.


Kamera; Güven  Ayios İoanis Rum Ortodoks Kilisesi



Kamera; Güven  Burgazada
En güzeli, en ilginci ; sokak ve caddelerde
araçların olmayışı... Tanrım, insana ne büyük bir hediye!
Sokakların ve adanın tenahlığını fırsat bilen at ve
atı gören Özgün; dost olmaya çalıştı. Ama
at da temkinli, bu durumu izleyen Doğa Irmak da. :))


Kamera; Güven  Burgazada
Boş sokaklar, kış uykusuna çekilmiş evler...


Kamera; Güven Burgazada-İstanbul
Bu yerde, kilise de, cami de, çevredeki evlerde
çevrenin büyülü ortamına ayak uydurmuşlar.
Her şey bir tablo gibi; içinizdeki küçük dereleri
umutlandırıp, ırmağın; büyük suyun sesini
duymanızı sağlıyorlar...


Kamera; Güven   Burgazada- Yaşlı Bilge
Bu evi görünce yaşlı dostum bilge kişiyi
görmüş gibi oldum.
İnsan denen canlı bizi şaşırtmaya devam
edecek; ürettikleriyle, eserleriyle, vahşetleriyle...


Kamera; Güven Burgazada

Acaba, karamsarlığın hoyrat ellerine
teslim olmuşlar, lanet ile andıkları insanlığın
eserlerini ve bizim dostumuz olan tabiatı görecek
bir tek büyülü günleri olsa; asıl zenginliği başka
yerde aramaya başlamazlar mı?


Kamera; Güven  Burgazada
Ormanın bittiği yerdeki deniz ile kayalara
her zaman imrenerek baktım. Saygı duyuyorum
tenahlığın, duruluğun olduğu bu yerde
sevişen deniz ve kayalara. Orman ve
martılar bu sevişmeye muhteşem bir iç
çekişle bakıyor.


Kamera; Güven  Burgazada ve Doğa Irmak
Küçük ılgın ağacının yanında mutlu bir çocuk!
Arka fonda nice çığlığa tanıkık etmiş
ahşap bir ev. Tanıklık ettiği çığlıklar,
yaşam adına çıkarılan canlıların
mutluluk çığlıkları...


Kamera; Özgün   Burgazada
Evrenin muhteşem dünyasında şaşkın bir insan...
Büyük çığlıkları duyar ve yaşarken; her
zaman inandığı bir şey var; bu dünyayı sevmek
için çok sebep var...









12 yorum:

Begonvilli Ev dedi ki...

Gerçekten de büyülü bir günmüş..

Adsız dedi ki...

Istanbul resimleri
ve burgazada resimleri cok guzel :)
adalar sonbaharda gercekten ayri bir guzel
burgazada buyukadadan sonra en guzel ada bence :)

GÜVEN SERİN dedi ki...

Teşekkürler İsmet; bende büyülendim işte:)) Ara sıra büyüye de yer vermeli:) güzel ve iyi büyülere; tatlı cadılara:))

GÜVEN SERİN dedi ki...

Merhaba Mon clementier; gerçekten de öyle. İnsan eli ile insandan önce varolan bu güzel ada, bence her mevsim gezilmeli ve görülmeli. Şimdi en tenha olduğu, orada kalan yerli insanlar ile iyi sohbetlerin yapılacağı bir zaman. Ormanı, tepelikleri ve insan denen şaheserin bir sürü eseri var bu diyarda...

Adsız dedi ki...

Sevgili Güven
fotoğraflar ve yakaladığın anlar içine alıveriyor insanı.Kimseyi kıskanma huyu olmayan ben senin şu gezilerini fena kıskanyorum bilesin.Ama nazarım değmez korkma sen gezki bizde seyredelim.Hiç aklımda yokken yaktım bir cigara seyrine daldım hem İstanbulun hem de adanın ellerin dert görmesin.

GÜVEN SERİN dedi ki...

Ruhgezgini gülümsettin beni:)) Biliyorsun CİGARA sağlığa zararlı! Bendeniz zararlı olduğunu bildiği halde günde üç, sigara içme hakkı ile güya zararı en aza indiriyorum:))

Sanırım gezme duygun sana baskı yapıyor; "hayde" diyor; "hayde" :))

Adsız dedi ki...

Valla hem de nasıl zararlı.Ben de aynen senin kadar tiryakiyim. Günde en fazla 3 tane içiyorum. Bazen onu bile içmem.Keyfe keder yani.Ama tatil yada arkadaşlarla bir akşam çıkmışsak ayda yılda bir işte o zaman sigaranın ayarını da biraz kaçırıyorum.
Gezme işine gelince biraz tembellik biraz da şartlar gereği fazla gezemiyorum bu aralar.Ama yazı bekliyorum inşallah vurucam heybemi sırtıma :)

nihansu dedi ki...

Çok güzel... Favorim kayalıklarla denizin buluşması. Dilerim bir gün bu güzellikleri kendi gözlerimle de görebilirim.

Unknown dedi ki...

Indeed this is a wonderful world in which we live. Is it created by human being or gods?

GÜVEN SERİN dedi ki...

Hello Ruzmarin. I agree with you, very much agree. :)) This world is a magical world! Human being, even beyond the world of gods and goddesses...

GÜVEN SERİN dedi ki...

Nihan,kayalıklar ile denize senin adına el sallıyorum :)) Elbette bende umarım... Ve ben şuna inandım ki tabiatın en çılgın, en coşkulu halleri bile insana akıyor; insan denen eşref-i malukata hizmet ediyor:))

GÜVEN SERİN dedi ki...

Ruhgezgini merhaba. Sigara tiryakileri bizim gibi içicelere; "hadi ordan be öyle sigaramı içilir!" diyorlar:)) bir, iki ve üç:)) Ama yinede en az da olsa kimseye tavsiye olunmaz! Asla... Fakat, gel gör ki bu insanoğlu, insanlığa akmak için, zararlı olan maddelerinde kenarında dolanmaktan zevk alırlar; bu nasıl iştir? :))

En çok sevindiğim şey ise yazın gelecek oluşu. Çünkü, Ruhgezgini heybesini sırtına alacak ve yollara düşecek:)) İnarmısın sürekli yollar açılıyor:)) Yürümek, yürümek... Öğrenime giden çılgın büyülü yollar...